Yüz terlemesi genel olarak yüzde, alın bölgesinde ve saçlı bölgelerde meydana gelen bir terlemedir. Aşırı ve sürekli terlemeler sadece yüz bölgesinde olabileceği gibi, sık sık ellerde, koltuk altı bölgesinde ya da ayak bölgesinde de ortaya çıkabilmektedir. Yüz terlemesi kimi zaman yüzün kızarması ile de kendini gösterebilmektedir.

Yüz terlemesi, kişinin günlük hayatını etkileyecek boyutlara geliyorsa buna aşırı yüz terlemesi hastalığı denilmektedir. Yüz terlemelerinin hayati bir tehlikesi olmamakla birlikte yüzün aşırı terlemesi sonucu oluşacak görüntü kişilerin kötü hissetmesine neden olabilmektedir.

Yüz terlemesi sorunu toplumdaki yüz kişiden iki üç tanesinde görülebilmektedir. Bu durum genel olarak ergenlik dönemlerinde kendini gösterir. Yüz terlemesi genetik faktörler sayesinde ortaya çıkabilir ve kişideki stres veya heyecan gibi duygusal durumlar bunun tetikleyicisi olabilir. Yüz terlemesinden muzdarip kişiler genelde uykuda terlemez, uyanık kaldıkları süre içerisinde ise sürekli bir şekilde terleme gösterirler.

Yalnızca yüz bölgesinde meydana gelen aşırı terleme başka bir hastalığa sebep olmayabilir. Genelde ter bezlerinin sayısı, boyutu ve yapısı normal şekildedir ve hormon bozukluğu yoktur. Yapılan tüm tetkikler büyük çoğunlukla normal çıkmaktadır. Diğer yandan ilerleyen yaşlarda meydana gelen yüz terlemeleri başka herhangi bir hastalığın belirtisi olabilmektedir.

Genel olarak yüz bölgesinde terlemenin sebebi terlemeyi ayarlayan sempatik sistemde bir bozukluğun olmasından kaynaklanmaktadır. Bazı kişilerde sempatik sistem fazla ve aşırı duyarlı olarak çalışır. Sempatik sistemin fazla ve aşırı duyarlı çalışması ise gereksiz ter üretimine neden olur. Heyecan, stres ve benzeri gibi tetikleyiciler terlemeyi başlatabilir.

Yüz terlemesinin boyutu çok şiddetli değil ise terleme sorununu önleyici sabunlar, losyonlar, jeller ya da kremler ile terleme azaltılabilmektedir. Bu ürünler sayesinde ter bezi kanalları tıkanır ve terin dışarı çıkması önlenmiş olur. Fakat terlemenin şiddeti çok yüksek ise fazla ter, terleme kanallarını direkt açarak dışarı çıkmaya devam eder.

Dışarıdan terlemeyi önleyen ürünlerin yeterli gelmediği durumlarda ilaç tedavisi ya da botoks tedavisi uygulanabilmektedir. Antikolinerjik ilaçlar terlemeyi önleyen ilaç tedavilerinde kullanılabilmektedir. Bu ilaçlar telemeye neden olan sempatik sistemi baskılar ve bu şekilde etkisini gösterir. Ancak ilaç tedavisi kalıcı değil geçici bir önlem sağlar ve on ya da on iki saatte bir alınması gerekir.

Botoks tedavisi  ise saçlı deri bölgesine ve alına botoks enjekte edilmesi ile yapılır. Botoks yapılması ile ter bezleri geçici olarak felç geçirir. Botoks yöntemi ilaç yönteminden daha kalıcı olmakla beraber en kalıcı yöntem değildir. Altı yedi ayda bir yenilenmesi gerekir.

Yüz terlemesinin sürekli kalıcı tek tedavi yöntemi klipsli ETS operasyonudur. Yüzdeki terlemenin akma ya da damlama haline geleceği kadar şiddetli olması halinde botoks ve ilaç gibi geçici yöntemler yetersiz kalır. Ameliyat yapılıp bittiği andan itibaren etkileri görülür ve terleme durmuş olur.