Uyuşturucu Madde Testleri & İdrardan Uyuşturucu Testi Nasıl Yapılır ?

  • HASTALIKLAR
  • Uyuşturucu Madde Testleri & İdrardan Uyuşturucu Testi Nasıl Yapılır ? için yorumlar kapalı
  • 1.655 kez görüntülendi

Uyuşturucu Madde Testleri & İdrardan Uyuşturucu Testi Nasıl Yapılır ?

Uyuşturucu Madde Testleri  ile aralarında Amfetamin, Barbitürat, Benzodiazepin, Kokain, Marijuana, Metadon, Metamfetamin, Morfin, Opiatlar, Trisiklik Antidepresan, Bonzai, Tetrahidrokannabiol -THC (Esrar) gibi çok sayıdaki uyuşturucu ve bağımlılık yapıcı madde gerek kan, gerek idrar numunesi veya saçta bakılarak maruziyet tespiti yapılmaya çalışılır.

Uyuşturucu maddenin tanımı:

İngilizce karşılığı ile “Narkotics”  kelimesi yunanca karşılığı ile de “Narke“ (Uyku) kelimesi ile ifade edilen “Uyuşturucu Madde“ kavramı, “Uyuşturucu etkisi bulunan ve kişide alışkanlık yaratan maddeleri içermektedir.”

“Birkaç kez kullanıldığı takdirde alışkanlık ve ihtiyaç hali ortaya çıkaran ve mahrumiyeti hallerinde ruhi ve bedeni reaksiyonlar ortaya çıkaran zehirleyici maddelere uyuşturucu madde denir.”

Uyuşturucu maddeler insanı ve aileyi yok edebilen, ağır psikososyal sorunlara yol açan en büyük zehir türlerinden biridir.

Her kesin uyuşturucu maddelerden uzak durması, çocuklarını koruması, bu konuda bilgi ve bilinç düzeyini artırması gerekmektedir.

Konu ile ilgili açıklamalı videomuzu da aşağıdan izleyebilirsiniz;

 

Uyuşturucu maddeler nasıl sınıflandırılır :

Başlıca 5 gruba ayrılırlar; Merkezi Sinir Sistemini Yavaşlatan Depresanlar, Uyarıcılar (Stimülanlar), Hayal Gösterenler (Halusinojenler), Hint Keneviri, Buharlaşabilen Kimyasal Maddeler (Solventler)

Merkezi Sinir Sistemini Yavaşlatan Depresanlar

AFYON TÜREVLERİ Afyon, Morfin, Eroin, Kodein

AFYON:

Afyon, haşhaş kozasının çentiklenmek (çizilmek) suretiyle akan süt gibi beyaz özsuyundan elde edilmektedir.

Hava ile temas ettikçe koyulaşır ve kahverengi bir renk alır.

Tadı acıdır. Kokusu keskin ve hoş değildir.

Afyonun milletlerarası ismi “ Opium” dur.

 

Milattan 1550 yıl önce yazılmış papirüslerde afyon, ağrı, sızı dindirici, uyuşturucu özelikleri olan bir ilaç olarak tanımlanmıştır.

Asurîler dönemine ait kabartmalarda haşhaş resimleri bulunuşu, afyonun bu revirlerde kullanıldığı ve bilindiğini göstermektedir.

Mezopotamya’dan dünyaya yayıldığı düşünülen afyonu Sümerlerden sonra İranlılar ve Mısırlılar kullanmaya başlamış, özellikle Mısırlılar tarafından afyonun Avrupa’ya yayıldığı ve ilk olarak Yunanlıların bu maddeyi öğrendikleri anlaşılmıştır.

Hindistan’da yetiştirilen afyonun İngiliz tüccarlar sayesinde Çin’e ithal edilmesi sonucu zamanla maddi ve manevi yıkıntı içine giren Çin İmparatorluğu 1796 yılında afyon ithalini yasak etmiştir.

Orta Asya’dan göç eden Türklerde haşhaştan afyon üretmeyi öğrenmişler ve bunu tababette kullanmışlardır. Daha sonradan Anadolu’da keyif verici olarak kullanılmış, özellikle İstanbul’da Afyonla saraç içimi yaygınlaşmıştır.

Dallı budaklı, her sene tohumdan yetişen, Beyaz, pembe, kırmızı ve mor renkte çiçek açan (temel renk beyazdır) bir bitkidir.

Olgunlaşan haşhaş bitkisinde fındık ve küçük portakal büyüklüğünde bir kapsül (koza) oluşur.

Kozanın kendisi bir uyuşturucu madde değildir. Afyon ve türevlerinin elde edildiği bir kaynaktır.

Nasıl Kullanılır :

a- Teneffüs Yolu: Hap şekline getirilmiş afyon, bir maşa arasında veya iğne ile küçük bir ateş üzerinde sınıncaya kadar bir süre tutulur.

Hap ısınınca özel bir pipo içindeki deliğe getirilir, buradan da duman ile içicinin akciğerlerine gitmek üzere sigara gibi çekilir.

Özellikle Çin ve İranda çubukla içilmektedir.

b- Sindirim Yolu: Bir keyif maddesi olarak afyon orijinal olarak yenilenerek ya da sıvı içerisinde eritilmek suretiyle kullanılır.

c- Deri Altına Zerk: Özellikle Batı Avrupa’da kullanılan bir yöntemdir. Afyonun su içerisinde eritilen bileşimi şırınga ile deri altına zerk edilir.

Tıbbi bakımdan afyon veya afyon ruhu geleneksel olarak, çeşitli rahatsızlıklar için kullanılmaktadır. Genellikle, diyare ve dizanteriye karşı kullanılır.

Zira ince ve kalın bağırsak hareketlerini yavaşlatır.

Ayrıca, derideki damarcıkları genişlettiği için terlemeyi arttırır. Bu sebeple nezle ve grip gibi mikrobik hastalıkların tedavisinde kullanılır.

MORFİN:

Morfin ve morfin alkaloidleri tıpta ağrı kesici olarak yaygın olarak kullanılmaktadır.

Afyon içerisinde %10 oranında bulunan morfin  kimyasal işlemlerle afyon içerisinden çıkarılır. Buna “ Baz Morfin” adı verilir.

Beyaz renkli, kokusuz ve çok acı tatta olup, suda erir.

Toz veya plaka halinde bulunabilir. Morfin mutat yolların herhangi biriyle kan dolaşımına karışır.

 

 

Umumiyetle 200 mg. öldürücü doç olarak kabul edilir.

Aşırı dozda zehirlenmelerde şahıs, önce depresyon geçirir, göz bebekleri kısılır, solunum yavaşlar. Nabız yavaşlar, kalbin atışı intizamını kaybeder.

Kullanımdan 5–10 saat sonra ölüm meydana gelebilir.

10 saatten fazla yaşayan hastalar genelde iyileşebilir.

EROİN:

Eroin Baz Morfinin çeşitli kimyasal işlem ve süreçlerden geçmesi sonucu elde edilen bir uyuşturucudur. Beyazdan açık kahverengiye kadar değişik renklerde bulunabilen, kokusuz, acı, kristal, toz bir maddedir.

Kapsül veya tablet haline de getirilebilir.

Enfiye gibi buruna çekmek suretiyle, bir başka deyişle teneffüs yoluyla, Tablet ve toz halinde ağızdan yutularak, Damar içine enjekte edilerek alınmaktadır.

Ancak son yıllarda enjeksiyon yaralarının kişilerin uyuşturucu müptelası olduğunu göstermesi ve AIDS benzeri bulaşıcı hastalıkların artması nedeni ile bu yöntemle kullanımlardan kaçınılmaktadır.

KODEİN:

Kodein, haşhaş kozası ve afyonda mevcuttur.

Tıp alanında kullanılan kodein genellikle morfinden kimyasal süreçlerle elde edilmektedir.  Kodein kelimesi Yunanca’da “ Haşhaş Başı” anlamına gelmektedir.

Kodein, toz veya tablet halinde yapılabilir.

Beyaz renkli, kokusuz ve acımsı tattadır.

Kodein, etkili bir öksürük giderici ve ağrı kesici olup, en çok tatbik edilen ilaçlardan biridir.

Uyarıcılar (Stimülanlar)

KOKA YAPRAĞI:

Bu bitki Orta ve Güney Amerika ülkelerine münhasır bir bitki olup, çoğunlukla Peru,  Bolivya, Brezilya ve Kolombiya’da yetişmektedir.

Sıcak ve nemli bir iklime ihtiyaç gösterir. Boyu 1,5 m. civarında, yaprakları düzgün ve ovaldir. Dikilmesi ve yetiştirilmesi çay fidanına benzer.

Güney Amerika’da yaşayan Kızılderililer tarafından uyarcı olarak ve açlık duygusunu azaltmak için yanaklarda tütün lokması şeklinde çiğnendiği bilinmektedir.

KOKAİN:

İlk kullanım And dağları yerlilerinin koka yapraklarını çiğnemenin açlığı ve halsizliği azalttığını fark etmesiyle başlamıştır.

Bilimsel olarak kokain 1800’lerin ortalarında, 1859 yılında Alman kimyageri Niemann de Goettingen tarafından bulunmuştur.

Kullanılması, taşınması ve gizlenmesi eroin gibi kolay olduğu için keyif verici olarak kullanımı süratle yayılmıştır.

Kokain önceleri morfinmanların tedavisinde kullanılmış fakat zararlı olduğu 1878’de Bentley tarafından açıklanmıştır.

Kokain, koka yaprağının başlıca alkoloididir ve kimyasal usuller ile elde edilir.

Baz kokain, beyaz kristalize bir tozdur.

Bu madde hidroklorik asitle işleme tabi tutularak sonuç elde edilmektedir. Yaklaşık 300 kg. koka yaprağından ½ kg. kokain elde edilmektedir.

KULLANIM YÖNTEMLERİ: Toz halinde buruna çekme Damara zerk ( enjeksiyon) Kokain-Eroin karışımı deri altına zerk. Yılda 1200–1900 kg. kokain tıbbi kullanım için meşru olarak imal edilir.

ETKİLERİ:

Yorgunluk hissini azaltır,

Konuşkanlık verir,

Keyif verici ve heyecan vericidir,

Gözbebekleri büyür,

Kalp atışları ve tansiyon yükselir,

Yüksek dozda bulantı ve kusma olur.

Kokain kullananlar aşağıdaki belirtileri gösterirler.

Burnunun kırmızı şekli

Kollardaki enjeksiyon izleri

Aşırı enerjik ve neşelilik hali

CRACK:

Kokainin daha ucuz fakat daha tehlikeli bir türevidir.

Kokain hidroklorit (HCL) ve yemek sodasının su içerisinde karıştırılarak ısıtılmasıyla elde edilen, beyaz veya krem renginde, kokainden daha etkili bir uyuşturucudur.

Crack müptelalığı, eroin ve kokain müptelalığından en az 3 kat daha ağırdır. Burun yolu ile alındığında, 10 saniyeden daha az bir sürede beyne ulaşır.

Bu madde etkisi açısından kokainden en az 10 kat daha hızı ve ölümcüldür. Sürekli kullanıldığından uykusuzluk, sinir bozuklukları, çok ciddi paranoya, cinayet veya intihara kadar götüren stres yapar.

Kullanıcı çok hareketli, aktif, sinirli ve kızgın olur. Boğuk seslilik, bronşit ve diğer solunum problemlerine yol açar. İştahsızlık sonucu kilo kaybına neden olur.

Bütün uyuşturucu maddelerden daha çabuk bağımlılık meydana getirir.

AMFETAMİNLER :

Amfetaminler, şişmanlığın tedavisinde iştahı köreltmek, uykudan kendisini alamayanlara (Narkolepsi denilen hastalığa karşı), bazı akıl ve sinir hastalıkları ile depresyonlarda kullanılan tıbbi ilaçlardır.

Uyarıcı özelliğinden dolayı sporcular tarafından doping olarak kullanılmaktadır. İlaç alındıktan sonra kan dolaşımı hızlandığından bütün duygular alarma geçer.

İlacı alan kişi uzun süre uykusuzluğa dayanabilir. Zamanla yapılan doz artırımı kişide istenmeyen neticeler husule getirmektedir.

Captagon:

Sentetik bir uyuşturucu türüdür. Önceleri Almanya’da yasal olarak üretilen bu maddenin üretimi, suiistimalinin artması üzerine durdurulmuştur.

Piyasaya Captagon ticari adı ile sürülen ve etken madde olarak fenetylline içeren bu uyuşturucunun özellikle Arap ülkelerinde kullanımı yaygındır.

Önceleri etkin maddesi fenetyllin olarak üretilen ve satılan captagonun, üretiminin yasaklanması neticesinde başlaması ile etkin maddesi ve içerisinde ne olduğu tam olarak bilinmeyen, ancak hapların üzerlerinde ki captagon adı ile satışı yapılan, farklı özelliğe sahip haplarda tespit edilmiştir.

Extacy:

Merkezi sinir sistemini uyaran amfetamin türevi, halüsinasyonlara da sebep olabilen sentetik bir uyuşturucudur.

Tablet, kapsül, toz veya sıvı şeklindedir.  Bu tip maddelerin suiistimalinin riziko bilinci gayet düşüktür. Ağızdan kullanımı tehlikesiz görülmektedir.

Ancak sağlık uzmanları, bu maddelerin merkezi sinir sistemine ve vücuda olan zararlarını sürekli olarak bildirmektedirler.

Moda uyuşturucular olarak bilinen bu tip sentetik maddelerin üretilmesi, genelde var olan etkin maddenin özel muameleler ve kimyasal yöntemlerle moleküler anlamda değişiklik yapılması neticesinde birtakım ara maddelerinde katılmasıyla yapılmaktadır.

Hayal Gösterenler (Halusinojenler)

LSD:

Hayaller ve evhamlar meydana getirmede kullanılan maddelerdir. Renk ve şekil algılaması şeklinde olup kişiler gördüklerinin ilaç yüzünden olduğunun farkındadır.

En çok binen halusinojenler LSD, Meskalin, Psilosibin, DMT ve STP’ dir.

Bu ilaçların kullanımı da oldukça eskidir. Peyote gibi birkaç örneği Amerikan yerlilerinde 2000 yıldan beri dini tören ve toplantıların önemli bir parçası olmaktadır.

Hippi kültürünün çok önemli bir parçası olarak bilinir. Özellikle folk ve rock konserlerinde grup yaşantısının bir parçası olarak kullanılırdı.

Yarı sentetik bir madde olan LSD Çavdar tohumu üzerinde oluşan zehirli bir mantardan (küf) elde edilen lysergic asitten yapılır.

“ Çavdar Mahmuzu ” denilen bu mantarın dışı koyu mor, içi açık mor yada pembe renktedir.

Tatsız, renksiz ve kokusuz olan LSD, normalde sıvı olarak imal edilir. Ancak piyasada toz halinde, beyaz veya renkli küçük haplar veya kapsüller halinde de görülebilir.

Ayrıca etiket, posta pulu, kâğıt, fotoğraf gibi maddelere emdirilmiş solüsyon şeklinde de olabilir. 30 gr. LSD 300.000 doz (kullanım) için yeterlidir.

20’den faza çeşidi vardır.  Yarım saat içerisinde etkisini gösterir ve 6 ile 36 saat arasında etkisini sürdürür.

LSD genellikle ağızdan alınır. Bununla birlikte enjeksiyonla deri altına zerk etme yöntemi de kullanılmaktadır.

Etkisi 8–10 saat devam etmektedir. LSD ilk alındığında aldatıcı tesirini göstermekte ve beynin süratle çalışmasını sağlamaktadır. Bu anda insan kendini bir rüya âleminde zanneder. Fakat renkli rüya âlemini, bir umursamazlık ve donukluk hali takip eder ve 13 saat kadar sürer.

Ağızdan salyalar akmaya başlar, dil peltekleşir, her şeye razı olma hali görülür. İlacın etkisinin bitmesi halinde, baş dönmesi, göz kararması, yorgunluk, kusma, uykusuzluk başlar.

Kullanan kişinin kavrama melekesi tahrip olduğundan gerçekle gerçek olmayanı ayırt edemezler, mesafe kavrayışları orantısızdır.

MESKALİN:

Uyuşturucu maddeler içerisinde en eskilerinden biri olarak bilinen meskalin, Orta ve Güney Amerika’da yetişen ananas şekli ve büyüklüğünde “ Peyoty” adlı bir kaktüsün püsküllerinden ede edilmektedir.

Tablet, kapsül ve sıvı halde kullanılmaktadır.

Kuvvetli acı bir tadı vardır. Etkileri 10 saatten fazla sürmektedir. Ülkemizde yaygın bir kullanım alanı bulunmamaktadır.

PSİLOSİBİN:

Orta Amerika’da yetişen bazı mantarlardan kimyasal yöntemlerle elde edilen bir maddedir. Yasadışı piyasasında kristalize, toz veya bir bileşim şeklinde bulunabilir.

Etkisi LSD’den zayıf olan bu madde, yüksek dozda alındığında aynı etkileri meydana getirir.

DMT (Diemthyltriptamine):

Hayal kurduran başka bir madde olan DMT yeni ortaya çıkarılmış bir maddedir. DMT, tabii olarak Batı Hint Adaları ve Güney Amerika’da yetişen bazı bitkilerin tohumlarında bulunur.

Fakat sentetik olarak da yapılması mümkündür. Bu madde kristalize, toz veya bileşim olarak görülebilir veya tütün ve maydanoz gibi maddelerle karıştırılabilir.

Etkileri LSD’ninkine benzer, fakat eczası çok daha zayıftır ve etkileri de kısa sürelidir. Metamfetamin gibi etkileri de ihtiva eder.

STP (Serenity Tranquillity Peace):

Hakkında faza bir şey bilinmeyen, gizli laboratuarlarda üretilen bir sentetik bileşimdir. Sükûn, rahatlık ve barış anlamına gelen STP maddesi, LSD’den daha güçlü bir uyuşturucudur.

STP maddesinin daha çok ABD ve İngiltere’de kaçak olarak mavi renkli oval haplar halinde satıldığı bilinmektedir. Bunlar toz halde veya çeşitli şekil ve büyüklükte tabletler veya kapsüller halinde bulunabilir.

Hint Keneviri

Hint kenevirine kısaca kendir veya kenevir denilmektedir.

Asya kökenli bu bitkinin dünyanın hemen hemen her yerinde ve ikliminde yetişme gibi bir özelliği vardır.

Boyu 1–3 metre arasında değişebilen bu bitkinin yaprakları dar, uzun testere biçiminde ve yelpaze görüntüsü vardır.

Kenevir bitkisinin tarımsal önemi vardır. Sap kısmından lif elde edilir. Bu liflerden kırnap, sicim, halat, urgan gibi materyaller elde edilir.

Ayrıca lifleri dokunarak şile bezi, çadır bezi, branda, kilim ve çuval imal edilir. Tohumu çetene de kavrularak yenir.

Kuşyemi olarak da değerlendirilir.

Tohum yağından sabunda elde edilir. Yıllık 8–15 hektar arasında değişen ekimi vardır.

Esrar:

Bir narkotik madde olan esrar maddesinin etkili, aktif maddesi THC-Tetra Hydro Cannabinol, dişi Hint kenevirinden elde edilmektedir.

Bu madde bitkinin her tarafında aynı oranda bulunmaz.

En fazla reçinede, sonra çiçeklerinde daha sonra da yapraklarında ve saplarındadır.

Dişi Hint keneviri bitkisinin sadece çiçekli tepe kısımlarından ise “esrar reçinesi” (hashish) elde edilir.

 

Esrar normal olarak sigara halinde içilir. İstisna kullanma şekillerine rastlanmakta mümkündür.

Kullananlar, etkinin istenilen düzeyde olmasını temin için dumanı iyice derine çekerek akciğerlerde mümkün olduğu kadar uzun tutarlar.

Etkisi 15–30 dakika içerisinde hissedilmeye başlar ve 4 saat kadar sürer.

Hint keneviri bitkisinin çiçeklenen üst kısımlarından elde edilen reçineden elde edilen 1. kalite esrara ülkemizde ve orta doğu ülkelerinde “ Haşiş “, dişi Hint keneviri bitkisinin yaprakarını, çiçeklerini, ince saplarını ve tohumlarını ihtiva eden yeşilimsi tütüne benzeyen 2. kalite esrara Amerika ve batı ülkelerinde “Marihuana” adı verilir.

Likit Esrar:

Esrar olarak tanımlanan uyuşturucu madde, Hint keneviri bitkisi içerisinde bulunan THC ( Tetra Hydro Cannabinol) isimli aktif maddedir.

THC aktif maddesinin kana karışması suretiyle uyuşturucu özellikleri ortaya çıkmaktadır. THC maddesi % 2 ile %20 arasında değişkenlik gösterir.

Hashish Oil denilen sıvı esrar (likit esrar) elde etmek için kenevir bitkisi içerisine (delikli kap, kevfid gibi) konulur.

Bonzai :

Bon (tabak), sai (ağaç) kelimelerinden oluşan bonsai kelimesi, Japonca tabak ya da taş üzerinde yetiştirilen, minyatürilize edilmiş ağaçları ifade eder.

Türkçeye bonzai olarak geçmiştir. “Bonzai” aslında minik bir Japon ağacı türü. Ama okullarımıza da giren bonzainin bununla ilgisi yok.

Ne yazık ki, kimyasal olan bu maddenin zehirleyici özellikleri yokmuş gibi herbal (bitkisel, ot)  ürün olarak adlandırarak sağlığa zararlı olmadığı algısı oluşturulmaya çalışılmaktadır.

Günümüzde resmen uyuşturucu kapsamındadır.

 

Sokaklarda genel olarak ‘’bonzai’’ olarak adlandırılan uyuşturucu gerçekte Sentetik Kannobionid ismi altındaki birçok maddeden oluşmaktadır.

Bu maddeler esrar etkisi vermesi sebebi ile sentetik esrar olarak kullanım alanı bulmaktadır. İster ot şeklinde, ister preslenmiş ya da kubar şeklinde olsun esrar 400 den fazla kimyasal madde içermektedir.”

İlgililerce tahribatının esrar ve eroinden çok daha yüksek olduğu, sonuçta böbrek ve kalp yetmezliğine yol açtığı,  okullarda da başlanan dağıtımının  –özellikle-kız öğrencilere yaptırıldığı ve alkol bağımlılığı olmayan çocukların bonzai satışı için aracı olarak kullanıldığı bilinmektedir.

Halüsinasyon, panik atak, kusma, aşırı heyecan ve göz bebeklerinin şişmesi semptomları içindedir. Bonzai olarak adlandırmakta olduğumuz yeni nesil bu uyarıcı madde genel olarak uluslararası polisiye literatürde ‘’ spice’’ adı altında tanımlandırılmaktadır.

Ülkemizde kullanımın hızla artmakta olduğu bu uyarıcı madde üretiminde sıklıkla kullanılan bonzai ağacının yaprakları sebebi ile bonzai adını almıştır.

En önemli husus burada kurutulan madde olarak herhangi bir başka bitkinin yapraklarının da kullanılabiliyor olmasıdır.

Sentetik kannabinoidlerden:

a) JWH-018 b) CP 47,497 c) JWH-073 ç) HU-210 d) JWH-200 e) JWH-250 f) JWH-398 g) JWH-081 ğ) JWH-073 methyl derivate h) JWH-015 ı) JWH-122 i) JWH-203 j) JWH-210 k) JWH-019

Karar kapsamında suç teşkil eden maddelerin Esrar ın etkin maddesi olan THC ye benzer etkilere sahip olması sebebiyle kuru otlara emdirilmek suretiyle esrar görünümü kazandırmaktadır.

Çok az miktarlardaki etken maddeden yüksek miktarlarda üretim yapılabilmesi maddenin polisiye manada mücadelesinde hem zorluğuna hem de önemini ortaya koymaktadır.

JWH -018 e benzer olarak CB1 ve CB2 reseptörleri içermesi sebebi ile bu reseptörlerin THC ye yakın etkilerinin olmasına neden olur. Bazı kişilerde ani kalp durmalarıyla ölümlere neden olabiliyor.

Bonzai eroinden daha fazla yan etkiye sahip. Ayrıca eroine göre çok daha ucuz ve kolay ulaşılabiliyor.

Smoke’, ‘Jamaikan’, ‘Gold’, ‘Spice’ ve ‘Sence’ isimleri altında satışa sunulan maddeler Bonzai ile aynı türdendir. Genel olarak esrar kullanıcıları tarafından daha uzun etkisi ve legal olarak uzun süre satılmasından dolayı kullanılmıştır.

Bağımlının kullandığı maddedeki etken maddenin homojen olarak dağılmamış olması sebebi ile yüksek dozda aldığı ve bunun da vücutta ani ve büyük tahribata neden olmaktadır.

Şu ana kadar net olarak ters etkileri olarak rapor edilen rahatsızlıklar ;

Aşırı stres , bunalım, çalkantı

Hipertansiyon nöbetleri

Hipokalemi (düşük potasyum düzeyi)

Birleşik devletlerde akut böbrek hasarı ile Sentetik Kannabionid kullanımı arasındaki bağlantıları araştırılmaktadır. JWH-018 ın kullanımının istemik inme vakaları ile bağlantısı gözlenmiştir.

Buharlaşabilen Kimyasal Maddeler (Solventler)

Buharlaşabilen maddelere organik çözücüler ve içe çekilenlerde denilmektedir. Sinir sisteminde etkili olan ve uçucu özelliği olan bileşikleri içerirler.

Hava ile buluşan bir sıvıdan hızlı şekilde buharlaşırlar. Buharlaşabilen kimyasal maddeler içerisinde suiistimaline en çok rastlanılanlar;

Gazyağı

Kerosen

Tinerdir.

Bu maddeler petrol ürünlerinde, patlama ve temizlik sıvılarında, çeşitli kokularda kullanılır.

Toliene, benzol, aseton, karbon tetraclorit,klorofol, etileter, çeşitli alkoller ve asetik asit tuzlardır. Kullanıcılar, maddelerin buharlarını direk olarak kullandıkları ticari kaplardan, doyurulmuş bir kumaştan veya politen çantadan içlerine çekebilirler.

Kullanıcılarda hemen etki yaparlar, görüşte bulanıklık, konuşmada kekeleme ve baş dönmesi meydana getirirler. Kullanıcı, şaşkın ve sarhoş olarak görülür.

Daha sonraki bir safhada bu şahıs kusabilir, çok uykulu olabilir ve hatta şuurunu kaybedebilir. Kendine geldiği zaman kimyasal maddenin etkisi altında iken ne olduğunu hatırlamayabilir.

Eter kendini iyi hissetme ve neşelenme hissi verir.

TEDAVİ YÖNTEMLERİ

Bireyin tedaviye devam etmesini sağlayan en önemli etkenler arasında isteği, aile ve sosyal desteklerinin olması ve iş yerinden, aileden ya da yasal yönden bireyin baskı altında olması sayılabilir.

Tedavinin başarısını etkileyen diğer önemli etken tedavi edenin karşısındaki bireyle ilişki kurabilmesidir. Madde kullanımında ve bağımlılığında uygulanabilecek tedavi yöntemlerini şöyle özetleyebiliriz.

Detoksifikasyon (arındırma tedavisi) terapi programları ve ilaç tedavisidir.

Tedavi hedefi 3 biçimde ele alınabilir.

1-Kişinin kullandığı maddeyi tamamen bırakması,

2-Kişinin kullandığı maddeyi azaltması,

3- Kişinin kullandığı madde ve çevresinin gördüğü zararların azaltılması

ARINDIRMA TEDAVİSİ

Tedaviye başvuran bir bağımlıya yatarak ya da ayaktan tedavi uygulanır. Gerek yatarak tedavide, gerekse ayaktan tedavide ilk aşaması detoksifikasyondur.

Detoksifikasyon, kişinin kullandığı maddenin etkisinden arındığı yoksunluk belirtilerinin giderildiği döneme verilen addır.

Detoksifikasyonun gerekli olup olmadığına ilk karşılamayı, değerlendirmeyi yapan doktor karar verir. Bu madde yoksunluk belirtilerinin tedavisidir.

Tedavinin bu aşamasında fiziksel bağımlılık oluşup oluşmadığı üzerinde odaklanılır.

Oluşturdukları birçok ciddi sorunlar oluşturmaması ve fiziksel bağımlılığının güçlü olmaması nedeniyle marihuana tipi maddeler, halusinojenler, PCP ve uçucularda yoksunluk tedavisi gerekli değildir.

Yoksunluk belirtilerinin şiddetli olabileceği maddeler; uyarıcılar (kokain ve amfetaminin bütün biçimlerli), depresanlar (alkol, benzodiazepinler) ve opioidlerdir (eroin, morfin, kodein gibi)

Yoksunluk belirtileri:

Yoksunluk belirtilerinin nasıl olabileceklerini öngörmek oldukça kolaydır. Çünkü maddenin ilk kullanımında ortaya çıkan etkilerin tam tersi etkilerdir.

Örneğin, alkol gibi depresan etkili maddelerin yoksunluğunda uykuya dalma güçlüğü, gerginlik, el titremesi, çarpıntı, kan basıncı, nabız ve vücut ısısı artışı görülür.

Benzer şekilde eroin ve morfin gibi ağrı kesici özelliği olan maddelerin yoksunluğunda ise kas, kemik ve eklem ağrıları yanı sıra uykuya dalma güçlüğü, gerginlik, ishal, üşüme-titreme ve ateş basması ile burun akıntısı görülür.

Son olarak amfetamin veya kokain gibi uyarıcı maddelerin yoksunluğunda da halsizlik, çok uyuma, çok yemek yeme, konsantrasyon güçlüğü, kendine güven kaybı, mutsuzluk görülebilir.

Yoksunluk Belirtilerinin Tedavisi:

Yoksunluk belirtilerinin çoğu hafif düzeyde olduğu için tedavisi oldukça basittir.

İyi fiziksel bakım sağlanması, dengeli beslenme ve vitaminler birçok madde için bu belirtilerin birkaç gün içinde tamamen ortadan kalkacağı bilinmelidir.

Tedavinin birinci aşaması fiziksel muayenedir. Burada amaç, alkol veya madde kullanımı süresi içinde gelişmiş olabilecek tıbbi sorunların belirlenmesi ve tedavisidir.

Eğitim, dinlenme ve güvence verme de, yoksunluk sırasında oldukça yardımcı olan unsurlardır. Yoksunluk belirtileri genel anlamda beynin çevresinde olan ani değişikliklere uyum sağlama çabasıdır.

Beyin sürekli bir depresan maddenin etkisinde normal işlev görebilme uyumunu (patolojik uyum) yapmışken aniden maddenin kesilmesiyle belirtiler ortaya çıkar.

Bu nedenle yoksunluk belirtilerinin farmakolojik tedavilerinde yeterli miktarda depresan maddeler verilir ve bunlar zaman içinde daha yavaş olarak azaltılarak kesilir.

Depresan maddelerin yavaş yavaş vücuttan azalıp kesilmesine de başta beyin olmak üzere santral sistemi uyum sağlar.

REHABİLİTASYON REHBERİ

Madde kullanım bozukluklarında rehabilitasyon ileriye yöneliktir. Olabilecek kadar fiziksel açıdan sağlıklı olmanın, madde kullanımından uzak olmanın ne kadar önemli olduğu hatırlatılır.

Alkol ve madde olmaksızın hayata yeniden başlamada destek ve öngörücü olmada yardımcı olabilecek birçok unsuru içerir.

Bağımlıların tedavisinin ikinci aşamasında yeni bir ortam yaratarak, bu tedavi ortamı içerisinde onların bireysel ve toplumsal sorunlarının çözümlenmesi, yeni amaçlar, beklentiler kazandırılması, iş ve uğraşı sağlanması yer alır.

1-Kullanıcının fiziksel ve psikolojik işlevsellik düzeyinin arttırılması,

2- Alkol ve madde kullanımı sonlandırmaya istekli hale getirme,

3- Maddeler olmaksızın yeni bir yaşam biçimi oluşturma,

4- Ayık kalabilme ve nüks önleme.

DİĞER TEDAVİ YAKLAŞIMLARI (İLAÇ TEDAVİSİ)

Madde kullanımının oluşturduğu bazı fiziksel sorunların tedavisi için uygun bir takım ilaçlar tedavi süreci içinde kullanılır.

Aynı zamanda madde kullanıcılarına eşlik eden bir takım psikiyatrik durumların (Majör depresyon, anksiyete bozuklukları, psikolojik bozukluklar gibi) tedavisinde de ilaçlara gereksinim olabilir.

Ancak alkol ve madde bağımlısı insanların büyük bir çoğunluğunda bu durum saptanmaz. Bu nedenle bazı istisnalar dışında rehabilitasyon programlarının çoğunda ilaç tedavisinin rolü azdır.

En sık ele alınan maddeler anti depresanlardır.

Ortaya çıkan mizaç dalgalanmaları ve madde kullanma arzusu bazen çok yoğun olup anti depresanlarla düzelebilir.

İDRARDAN UYUŞTURUCU MADDE TESTİ

 

 

İdrarda uyuşturucu testi legal ve illegal ilaçların idrarda tespiti amacıyla kullanılan bir testtir. Test idrar örneğinden çalışılır. Satın alıp evde istediğiniz kişi için de bakabilirsiniz.

İdrarda uyuşturucu testi ile hangi maddeler bakılır ?

Test ile tespit edilebilen uyuşturucu maddeler ; Marihuan, Kokain, Eroin (Opiatlar), Amfetamin-Metamfetamin, Ekstazi,Benzodiazepin, Barbitüratlar, Metadon, Trisiklik Antidepresanlardır.

 

Evde Uyuşturucu Testi Nasıl Yapılır ?

İdrardan uyuşturucu madde taraması yapan hazır kitler vardır. Bunlar hem tarama için oldukça güvenilirdir, hem de yapılması kolaydır.

Bunları alacaksınız ve evde şüphelendiğiniz kişinin idrarından taze iken (soğumamış ve uzun süre beklememiş olacak) bu kite kullanım klavuzunda belirtildiği oranda damlatacaksınız veya kitin ölçüm ucu çubuğunu idrara daldıracaksınız.

Alımı tam olarak saptamak için en az 3 günde bir olmak üzere 6-7 ölçüm yaparsanız uyuşturucu madde henüz idrara geçmemişse olan yalancı negatifliği de önlemiş olursunuz.

Yani en az 6-7 kutu kit temin edin.

İdrarda uyuşturucu testi ile hangi maddeler bakılır ?

Test ile tespit edilebilen uyuşturucu maddeler ; Marihuan, Kokain, Eroin (Opiatlar), Amfetamin-Metamfetamin, Ekstazi,Benzodiazepin, Barbitüratlar, Metadon, Trisiklik Antidepresanlardır.

İdrarda uyuşturucu testi ne için yapılır ?

Acil durumlarda, zehirlenme düşünüldüğünde, intihar girişimlerinde, ilaç ve uyşturucu kullanıldığından şüphelenildiğinde, ilaç bağımlılıklarının tespitinde, legal ve illegal ilaç kullanımından şüphelenildiğinde ayrıca aşağıdaki durumlarda idrarda uyuşturucu testi yapılır:

Alkolizm, Alkol yoksunluk sendromu, Şuur bulanıklığı araştırması, Analjezik – ağrıkesicilere bağlı böbrek bozukluğu (analzejik nefropatisi), Deliryum tremens, Deliryum, Demans, İlaç suistimali, Fetal alkol sendromu, Epilepsi araştırması, Kokain kulklanımına bağlı inme, Cinsel istismar, Şuur kaybı araştırması.

Test amacıyla bakılan ilaçlar idrarda bir süre belirir daha sonra kaybolurlar.

Sonuç NEGATİF Çıktı, Madde Kullanmamış Demek mi ?

Genelde Evet.

Ama negatif sonuçlarda her zaman kişinin uyuşturucu madde almadığı anlamına gelmez.

Bazen idrarın erken veya geç verilmesi, aşırı dilüe idrar, artmış laktat seviyeleri, idrara manüpilasyon (göz damlası-çamasır suyu-sirke-sabunamonyak-limon suyu-tuz tableti-peroksidazlar-kimyasal maddeler..) yalancı negatiflik yapabilir.

Sonuç POZİTİF Çıktı, Madde Kullanmış Demek mi ?

Genellikle Evet.

Ama birçok ilaç kullanımı, gıdalar ve gıda katkı maddeleri ve içecekler testi etkileyebildiğinden pozitif sonuçlar elde edilirse LC-MS METODUYLA ÇALIŞAN YETKİLİ TOKSİKOLOJİ LABORATUVARINDA sonucun teyid edilmesi gerekir.

Yalancı pozitiflik ise özellikle ilaç kullanımlarında sık olabilir.

Başlıca yalancı pozitiflik yapabilen ilaçlar klorpromazin, efedrin, fluoksetin, labetolol, fenilefrin, prometazin, ranitidin, vicks, ibuprofen, amoksisilin, verapamil, difenhidramin, dekstrometorfan, ciprofloksasin, ofloksasin, rifampin, kinin, imipramin, naproksen, tramadol, karbamazepin, amitriptilin ve hidroksizin’ dir.

Kişilerin metabolizma hızları, kullandıkları uyuşturucunun miktarı ve kullanım sürelerine göre bir miktar değişebilirse de ortalama idrarda pozitif olma ve pozitif kalma süreleri aşağıdaki gibidir.

Uyuşturucu Madde    Pozitifleşme süresi          Pozitif Kalma süresi

Marihuan                                 1-3 Saat                            1-7 Gün

Kokain                                      2-6 Saat                            2-3 Gün

Eroin (Opiatlar)                      2-6 Saat                            1-3 Gün

Amfetamin-Metamfetamin  4-6 Saat                             2-3 Gün

Melek tozu (Fensiklidin)       4-6 Saat                            7-14 Gün

Ekstazi                                       2-7 Saat                            2-4 Gün

Barbitürat                                 2-4 Saat                            1-3 Hafta *

Metadon                                   3-8 Saat                             1-3 Gün

 

İdrarda uyuşturucu için normal değerler :

Normalde negatif olmalıdır.

İdrar testi genellikle var yada yok olarak belirlenir miktar belirtmez.

 

 

Etiketler:

BU KONUYU SOSYAL MEDYA HESAPLARINDA PAYLAŞ

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.