Doğa, bizi hastalıklara karşı koruyacak, bünyemizi güçlendirecek, var olan hastalıkları da doğal olarak tedavi edebilecek şifa kaynaklarıyla doludur. Güneydoğu Asya kökenli bir bitki olan zencefil de, tam bu bağlamda bir doğal şifa kaynağıdır. Çok eski çağlardan beri tanınan ve hastalıklara karşı koruyucu ve tedavi edici etkisiyle bilinen zencefil; vitaminler ve sağlıklı uçucu yağlar bakımından oldukça zengindir.

Aktarlarda, doğal ürünler satan marketlerde sıkça karşımıza çıkan, özellikle kışın bolca satın aldığımız zencefilin % 3’ünü uçucu yağlar oluşturmaktadır. Bunun yanında zencefil; B3, B6, demir, kalsiyum, fosfor, sodyum, potasyum, magnezyum minerallerini bolca içerir. Ayrıca leysin, treonin, triptofan, valin, fenilalanin gibi amino asitler de zencefilin içinde bulunmaktadır. Bu bağlamda ilaç sektöründe sıkça kullanılan zencefil; hastalıkların tedavisinde kısa sürede sonuç verir, içerdiği zengin vitamin ve besinler yardımıyla hastalıklarla mücadele ve korunma için çok büyük önemli taşır.

Zencefilin faydaları nelerdir?

  • Kişinin normal kan sirkülasyonunu korur, içerdiği krom, çinko ve magnezyumla kan akışını hızlandırır.
  • Mide bulantılarına ve kusmalara karşı etkilidir ve özellikle de denizden kaynaklanan bulantıları keser.
  • Özellikle Uzakdoğu ülkelerinde binlerce yıldır soğuk algınlığı ve gribe karşı doğal tedavi yöntemi olarak kullanılır. Bu konuda yapılan araştırmalar günde 2-3 kere tüketilen zencefilin kısa süre içinde grip ve soğuk algınlığını giderdiğini göstermektedir.
  • Mide hastalıklarını önlemede çok faydalı olan zencefil, midenin gıda emilimini arttırarak hazmı kolaylaştırır ve mide ağrılarını önler.
  • Sindirim sisteminin, mide ve bağırsağın dostu olan zencefil, özellikle kolon kanseri oluşumunu önler ve kolorektal kanser hücrelerinin büyümesini yavaşlatır.
  • İçeriğinde çok güçlü antienflamatuvar maddeler bulunduğu için vücuttaki ağrı ve iltihabı azaltır, giderir.
  • Solunum yolu hastalıklarını önler ve var olanları da tedavi eder. Bu bakımdan sürekli öksürük sorunu yaşayanlara zencefil çayı önerilir.
  • Antioksidanlar bakımından zengin olan zencefil, tüm kanser türlerinin tedavisine yardımcı olur ve kanserli hücre oluşumunu önler. Bu bağlamda özellikle yumurtalık kanseri tedavisine destek olduğu, toz zencefilin yumurtalık hücrelerinin ölümüne neden olan kanser hücrelerini öldürme özelliği olduğu bilinmektedir.
  • Vücudu hastalıklardan koruyan zencefil, bağışıklık sitemini güçlendirir. Her gün düzenli olarak bir miktar zencefil tüketen kişilerin arterlerinde yağlanma oluşma riski düşüktür ve dolayısıyla da bu kişilerde felç riskini daha azdır.
  • Antibakteriyel özellikte olduğu için ağız ve diş sağlığını korur, iltihaplanmaları önler.
  • Mide sağlığına iyi geldiğinden özellikle bazı kişilerde kronik olarak görülen sabah bulantılarını önler.
  • Kan şekerini ve kandaki yağ düzeyini düşürerek kalp ve damar sağlığını korur.
  • Zihinsel fonksiyonları güçlendirir, Alzheimer hastalığını önleyici etkisi vardır.
  • Kaslardaki yağ oranını dengeleyerek kas yorgunluğunu azaltır, kasları güçlendirir.
  • Sinirleri yatıştırır, sakinleştirici özelliği vardır. Bu sebeple özellikle stresli, depresif dönemlerde rahatlamak için zencefil çayı tüketmek önerilir.

Hamilelikte zencefil faydalı mıdır?

Zencefil, yukarıda sayılan çok çeşitli faydalarını gebelik döneminde de göstermektedir ve bu süreçte zencefil tüketiminin her hangi bir yan etkisinin olabileceğine dair bilimsel bir veri bulunmamaktadır. Hatta gebeliğin pek çok semptomunun zencefil tüketilerek hafifletilmesi mümkün olmaktadır. Zencefil öncelikle gebelik sürecinde meydana gelen şişkinliklere ve ödemlere karşı koruyucu ve tedavi edici bir etki göstermektedir. Bununla birlikte gebelik döneminin en sık karşılaşılan sorunların birisi olan mide bulantıları ve kusmalar için de doktorlar zencefil önermekteler.

Zencefilin kanserden koruyucu özelliği ve özellikle de yumurtalık kanserini önleyici etkisi, aslında kadınların gebe kalmalarını da kolaylaştırıcı bir faktördür. Zira kadından kaynaklanan kısırlık vakalarının bir kısmı yumurtalık kanserinden ve yumurtalık sorunlarından kaynaklanırken zencefil tüketimiyle bunlar önlenebilmektedir. Bu bağlamda gebelikte ölçülü olarak tüketilen zencefil de kadının vücudunda ve özellikle de yumurtalıklarında kanserli hücre oluşumunu önleyecektir.

Zencefil sindirim sisteminin fonksiyonlarını desteklerken, tüm sindirim organlarının da sağlığını korur. Gebelik öncesinde ya da gebelikte irritabl bağırsak sendromu yaşayan kişilere düzenli olarak zencefil tüketimi önerilir. Zira irritabl bağırsak sendromu gebelikte etkisini artırarak gösteren bir hastalıktır. Ancak zencefil tüketimi sayesinde bu hastalığın semptomlarını hafifletmek mümkün olur.

Ancak gebelik dönemi çok hassas bir süreç olduğundan yine de zencefil ya da diğer bitkisel ürünlerin tüketimi ve tüketim miktarı konusunda mutlaka doktora danışılması gerekmektedir. “Hamilelikte faydalı” olduğu söylenen, düşünülen tüm besinlerin aşırı tüketiminden kaçınılmalıdır.

Hamilelikte zencefil ne kadar tüketilmelidir?

Zencefilin gebelikte; bağışıklık sisteminin güçlenmesi ve sindirim sisteminin fonksiyonlarının desteklenmesi, vücuttaki şişliklerin ve ödemlerin atılması, aynı zamanda mide bulantılarının da önlenmesi için tüketilmesi önerilmektedir. Ancak bunun kesinlikle günde en fazla 2 kez ve her seferinde 3 – 4 gramı geçmeyecek şekilde olması gerekmektedir. Yukarıda çok sayıda faydası sıralanan zencefilin fazla miktarda tüketilmesi durumunda hem gebeliğin seyri hem de bebeğin sağlığı açısından zararları olabilir. Bu bağlamda gebelikte zencefil tüketimi konusunda öncelikle doktora danışılmalı, ardında da günde 2 kereyi geçmeyecek şekilde tüketmeye özen gösterilmelidir.

Hamilelikte zencefilin zararları nelerdir?

Zencefilin hem normal dönemde hem de gebelikte çok faydalı bir besin maddesi olduğunun altı çizilmiştir. Ancak kesinlikle önerilen doz aşılmamalıdır. Bu bağlamda hamile bir kadın, günde en fazla 2 kez ve en çok 3 – 4 gram zencefil tüketmelidir. Bu dozun aşılması durumunda zencefilin düşük riskini artırabileceği düşünülmektedir. Gebelikte zencefil tüketimi konusunda doktordan onay aldığı ve önerilen dozu aşmadığı halde bazı olumsuzluklar hisseden, yaşayan anne adayları hemen zencefil tüketimini kesmeli ve doktora gidip sorununu paylaşmalıdır.

Hamilelikte zencefil tüketimi konusunda uzmanların birleştiği görüş genellikle, gebeliğin ilk 2 ayından sonra tüketilmesi gerektiği şeklindedir. Bu konuda çok net bilimsel veriler bulunmamakla birlikte gebeliğin ilk 2 ayı içinde tüketilen zencefilin düşük riskini artırdığı görüşü hakimdir. Bu bağlamda ilk 2 ay geçtikten sonra günde 2 kez zencefil tüketilebilir. Ancak bu günde 2 kez tüketim de mutlaka farklı zamanlarda yapılmalıdır. Günün değişik saatlerinde miktarını aşmadan alınan zencefilin kesinlikle faydası olacaktır.

Yeniden altını çizmekte fayda var ki; zencefilin kanı sulandırıcı özelliği dolayısıyla gebeliğin ilk 2 ayında tüketilmesi düşük tehlikesi açısından yasaktır. Bunun yanında gebeliğin ilerleyen aylarında da günde 2 kereden fazla tüketilmesi yine düşüğe sebep olabileceği için önerilmez.

Gebelikte zencefil tüketimi ve düşük gebelik arasındaki ilişki; kanı sulandırıcı özelliği ve adet söktürücü etkisiyle ilgilidir. Bilindiği üzere adet gecikmesi ve düzensizliği yaşayan kadınlar zencefil çayları tüketerek adet kanamasının daha kolay başlamasını sağlarlar. Zencefilin bu adet söktürücü etkisi, hamile kadınlar için çok büyük risk ve tehlikeye dönüşebilir. Özellikle de gebeliğin ilk 2 ayı içinde, rahme tutunmaya, yaşamını devam ettirmeye çalışan bebek zencefil tüketimiyle düşebilir. İlk 2 ay içinde ve önerilen dozdan daha fazla tüketilen zencefil, gebelikte düşüğü tetikleyerek, gebeliğin sonlanmasına neden olabilir. Bu bakımdan tüm bunları toparlayacak olursa; gebelikte zencefil tüketimi kesinlikle faydalıdır, ancak bu konuda çok dikkatli ve ölçülü olmak, doktorun önerisinin dışına çıkmamak gerekir.