Depresyon, sık görülen bir duygusal bozukluktur. Kişinin düşüncelerini, duygularını, davranışlarını, ruh halini ve fiziksel sağlığını etkileme eğilimindedir. Aslında, yaşamın her alanına karışır ve insanın ve çevresindeki insanların yaşam kalitesini etkiler.

 

Depresyon belirtileri hafif ila şiddetli arasında değişebilir. Depresyonda olan bir kişinin yaşadığı yaygın semptomlar, üzüntü, endişe, hassasiyet, derin kayıp hissi, enerji düşüklüğü, zihinsel travma, aşırı yemek yeme ya da iştahsızlık, uyku bozukluğu, cinsel dürtü eksikliği, intihar düşünceleri gibi duygulardır.

 

Bu beyin bozukluğu hayatı çok üzücü hale getirebilir. Özel durumlar altında de bazı depresyon türleri ortaya çıkar. Bunlar kronik depresyon, postpartum depresyon, psikotik depresyon ve mevsimsel duygudurum bozukluğudur.

Biyolojik, çevresel ve psikolojik de dahil olmak üzere depresyona katkıda bulunan birçok faktör vardır. Araştırmacılar şimdilerde bir kişinin depresyon için genetik yatkınlığa sahip olabileceğine inanıyor, bu da belirli ailelerde dikkat edilmesine neden oluyor. Her yaştan insanlar depresyona eğilimlidir. Beyin kimyasındaki değişiklikler bile depresyona yol açabilir.

 

Diğer katkıda bulunan faktörler; kaygı, gerginlik, zihinsel stres, düşük benlik saygısı, çocuk istismarı, ihmal, kronik hastalık, uyuşturucu bağımlılığı, B vitamini kompleksi ve omega-3 yağ asitlerinin eksiklikleridir. Ayrıca, kadınların depresyon geçirme olasılığı erkeklerden % 70 daha fazladır. Stresli olaylar da depresyona yol açabilir.

 

Fakat depresyonla ilgili her şeyin iç karartıcı değildir, depresyon en iyileştirilebilir akıl hastalıklarından biridir. Depresyonlu kişilerin yaklaşık % 80-90’ı tedavi ve uygun destekle iyileşmektedir.

 

Yaşam tarzı değişiklikleri, ilaç tedavisi ve konuşma terapileri, bu tedavinin bir parçasını oluşturur. Depresyon, tedavi edilmediği takdirde zayıflatıcı olabileceği için ciddi bir sorundur. Depresyon için birçok çeşit tedavi ve ilaç vardır. Bunların yanı sıra, ruh halinizi yükseltmeye ve hayattaki heyecanınızı geri kazanmaya yardımcı olmak için basit ve doğal yöntemleri deneyebilirsiniz.

Sarı Kantaron

Hafif ve orta derecede depresyon için popüler bir bitkisel tedavidir. Avrupa, Batı Asya ve Kuzey Afrika’ya özgü bir bitkidir. Avrupa’da, insanlar sıklıkla depresyon tedavisi için kullanırlar, ancak depresyon tedavisinde FDA tarafından onaylanmamıştır. Antidepresanlar gibi çalışan, serotonin reseptörlerinin yeniden alınmasını bloke eden hiperisin ve hiperforin gibi kimyasal bileşenlere sahiptir.

 

Birçok antidepresan gibi, serotonin seviyelerini artırır. Serotonin depresyonlu insanlarda düşük olduğu keşfedilen ve genelde salındığında iyi hissettiren bir faktördür. Daha önceki birçok çalışma, sarı kantaronun etkili olduğunu göstermiştir. 2008 yılında yayınlanan bir çalışmada, sarı kantaron özlerinin depresyon tedavisine yönelik etkinliği gözden geçirilmiş ve majör depresyona karşı önemli ölçüde etkili olduğu gösterilmiştir.

 

 

  • Bir veya iki çorba kaşığı kuru sarı kantaronu bir fincan sıcak suya ekleyin ve 10 dakika bekletin. Günde iki kez bu çayı süzün ve için. Ruh halinizi ayağa kaldırmak için düzenli olarak bu rutini izleyin.
  • Alternatif olarak, günde üç kez 300 miligram sarı kantaron takviyesi alabilirsiniz.

 

Düzenli kullanmaya başlamadan önce bir doktora danışın. Seçici Serotonin Geri Alım İnhibitörleri (SSRI) ilaçları ile almayın. Doğum kontrol hapları, siklosporin, digoksin, kanser ilaçları, varfarin, HIV ilaçları vb. ile etkileşime girebilir.

Kakule

Kakule, vücudunuzu detoksize etmeye ve hücreleri canlandırmaya yardımcı olarak, ruh halinizi iyileştirmeye ve depresyonu iyileştirmeye yardımcı olan aromatik bir baharattır. Gıdada tatlandırıcı olarak kullanılmasının yanı sıra, baharatlar kraliçesi kakule, sindirime yardımcı olmak için de kullanılır.

 

Kakule, hem Hindistan’da hem de Güney Asya’da halk arasında; depresyon, bulantı, kusma, dizanteri, ishal, bazı kalp rahatsızlıkları vb. tedavisinde kullanılmaktadır. Kakule tohumlarından hazırlanan özler ve çeşitli bitkisel ilaçlar da demans, anksiyete, gerginlik tedavisinde kullanılmaktadır.

 

Kakule içindeki başlıca aktif bileşikler, cineole, pinen, limonen, metil öjenoldür. Kakule ekstresinin, 2018’de yayınlanan yakın tarihli bir çalışmada hayvan modellerinde hafıza ve öğrenmeyi artırdığı gösterilmiştir.

 

  • Bir fincan ılık su veya süt içine yarım çay kaşığı kakule tozu ekleyin. Günde bir kez için.
  • Banyo suyuna birkaç damla kakule yağı da ekleyebilirsiniz. Her gün 30 dakika boyunca bu aromalı banyoya kendinizi bırakın.

Muskat

Bir beyin toniği gibi çalışır ve beyninizi uyarmaya, yorgunluğu ve stresi ortadan kaldırmaya ve ruh halinizi iyileştirmeye yardımcı olur. Muskat ile ilgili çalışmalar, mide ağrılarını yatıştırdığını, ishali durdurduğunu ve aynı zamanda kan basıncını düşürdüğünü ortaya koymaktadır.

 

Bakır, kalsiyum, manganez, magnezyum, çinko, demir ve fosfor gibi mineraller açısından zengindir. Aynı zamanda karoten B ve kripoksantin B içerir. Muskat yağı çoğunlukla d-prinene, d-camphen, myristica acid ve mymiristin’den oluşur. Küçük muskat cevizinin özü, beynin uyarılmasıyla bir destek sağlar. Stresi azaltır ve aynı zamanda zihinsel aktiviteyi artırır.

 

2006 yılında yapılan bir çalışmada, muskat özütünün hayvan modellerinde depresyona etkisi araştırıldı. Muskat özütü farelerde depresyon belirtilerini önemli miktarda azaltmıştır. Özütün antidepresan aktivitesine; adrenerjik, dopaminerjik ve serotonerjik sistemler ile etkileşimi aracılık etmiştir.

 

  • İçtiğiniz sütün içine veya çayın içine biraz muskat rendeleyebilirsiniz. Yemeklerde kullanabilirsiniz.
  • Zihniniz sakinleştirmek ve depresyonu rahatlatmak için günde iki kez içebilirsiniz.

Not: Psikoaktif etkileri olduğu için fazla miktarlarda tüktmeyinn. Ayrıca uykuya yardımcı olur, bu nedenle yatmadan önce alın ve bu uyku etkisini yaşarsanız, gündüz kullanımını sınırlayın.

Safran

Bu son derece değerli baharat sadece yemeğinize lezzet ve aroma katmakla kalmaz, aynı zamanda tıbbi faydaları da vardır. Safrandaki, karotenoidler ve B vitaminleri, beyindeki serotonin ve diğer kimyasalların seviyelerini artırmaya yardımcı olur.

 

Safranın biyoaktif bileşenleri arasında bulunan crocin, crocetin, pikrocrocin ve safranal, sağlığı geliştirici birçok faydaya sahiptir. Mide rahatsızlıklarının, kalp problemlerinin, insülin direncinin, depresyonun, uykusuzluğun ve anksiyetenin önlenmesi veya tedavisi için kullanılabilir.

 

Birçok çalışma, hem insan hem de hayvan modellerinde hafif ve orta derecede depresyonu tedavi etmede safran ve safran bileşiklerinin antidepresan aktivitesini araştırmıştır. Aslında, Ethnopharmacology Journal Dergisi’nde yayınlanan bir çalışmada, safranın hafif-orta derecede depresyonu azaltmada fluoksetin (Prozac) kadar etkili olduğu bulunmuştur. Bu çalışmalar ayrıca safranın, sıklıkla yan etkilerin eşlik ettiği sentetik antidepresanlara nispeten güvenli bir alternatif olduğunu vurgulamıştır.

 

  • Depresyonla mücadele etmek için günde iki kez 15 mg safran alın.
  • Ayrıca yemeklerde, milkshake veya smoothie’lerde biraz safran kullanabilirsiniz.

 

Dikkat: Çok fazla safran tüketmekten kaçının. 10 gr’dan fazla safranın alınması, bulantı, uyuşukluk, kusma, iştah azalması, rahim kanaması ve baş dönmesine neden olabilir.

Kaju

Kaju, çoğunlukla linoleik ve linolenik asitlerden; mono doymamış yağ asitleri (MUFA) ve çoklu doymamış yağ asitleri (PUFA’lar) gibi yararlı yağlardan oluşan % 46’lık bir yağ içeriğine sahiptir.

 

C vitamini bakımından zengin olan kaju, sinir sistemini uyarır. Ayrıca, içindeki riboflavin enerjiyi artırır, böylece aktif ve neşeli olabilirsiniz. Kaju içerisindeki diğer yararlı besinler ise magnezyum, triptofan ve B6 vitaminidir. Potasyum bakımından çok zengindir. Ayrıca kalsiyum, magnezyum, bakır, fosfor, potasyum, selenyum ve sodyum içerir. Kaju içeren bir diyet, depresyon riskini azaltır.

 

  • Bir fincan sıcak süt içine bir çay kaşığı kaju tozu ekleyin. Günde bir kez için.
  • Sağlıklı bir atıştırmalık olarak bir avuç kavrulmuş kaju yiyebilirsiniz.