Kulağa ilginç gelse de sodyum, gün içinde yediğimiz hazır ve endüstriyel yiyeceklerin neredeyse hepsinde bulunur. Marketlerde satılan meyve suları ve karbonatlı içecekler de bunlara dahildir.

Aşırı miktarda sodyum tüketmek, yüksek tansiyon, kemik, sindirim, kalp damar ya da cilt problemlerini de beraberinde getirir. 

Her ne kadar sodyum tüketiminize dikkat emeniz gerekse de, sodyumu tamamen hayatınızdan çıkarmak gibi bir hataya düşmemelisiniz. 

Sodyumun hücresel metabolizma için çok önemli olduğunu unutmayın. Kas kontradiksiyonunu giderir ve vücuttaki “asit-baz” dengesini düzene sokar.

Dahası, bu mineralim büyük bir bölümü idrar, dışkı ve ter yoluyla vücuttan atılır.

Bu yüzden sodyum minerali oldukça önemlidir. Ancak yine de, vücudunuzun bazı fonksiyonları yerine getirmesi için ihtiyacı olan miktardan fazla ya da az olmamalıdır. 

Sodyum alımınıza bugünden itibaren dikkat etmeye ne dersiniz? Yazımızın devamında bu konuda size yardımcı olacak 7 yiyeceği keşfedebilirsiniz.

1.Ananas

Bu lezzetli meyvenin en önemli yararları arasında idrar söktürücü olması ve iltihap önleyici özelikler taşıması bulunmaktadır. 

• Lenf sistemine iyi gelir, bakır ve magnezyum açısından zengindir. Bu iki mineral, vücuttaki fazla sodyumun dışarı atılmasına yardımcı olur.
• Aynı zamanda içerdiği bromelayin ve C vitamini, vücutta fazla sodyumun birikmesi sonucu oluşan iltihaplanma sürecini azaltarak böbrek sağlığına katkı sağlar. 

Her zaman doğal sebze ve meyveler tüketmeye özen gösterin. Bu yüzden pakette satılan ananaslardan kaçının. Ayrıca, ananası yemeklerinize eklemek için hayal gücünüzü kullanın.

2. Güvey otu

Güvey otu, harika bir baharat ve tuzun muadilidir. 

Unutmayın: Sodyum, ekmek gibi işlenmiş her türlü yiyeceğin içinde bulunmaktadır.

Her gün yediğiniz ekmekte bulunan tuz miktarını azaltmanın yollarından biri de ekmeğin üzerine bir yemek kaşığı zeytin yağı ile güvey otu eklemektir. Deneyin, çok seveceksiniz. 

Güvey otu aynı zamanda, beta-karyofilin içerir. Beta-karyofilin, şişkinliği önleyen ve kan dolaşımını hızlandıran bir maddedir. 

Güvey otunu beslenmenize eklemekten çekinmeyin.

3. Çilek

Düzenli olarak organik çilek yemek, böbrek sağlığını korurken ürik asit seviyesini, kötü kolesterolü (LDL) ve hipertansiyonu düşürür. 

Ancak unutmayın, her zaman organik çilek tercih etmelisiniz. Çilek reçeli ya da paketlenmiş çilek yediğiniz an, farkında olmadan vücudunuza daha fazla sodyum almış olursunuz.

Olgun bir çilek ya da ahududu, ham veya marketlerde satılan dondurulmuş çilek ya da ahududuya kıyasla daha fazla flavanoid içerir.

Mevsimindeyken bu meyvenin yararlarından faydalanmayı unutmayın ve çileğin harika tadıyla birlikte yararlarını tüm ailenizle paylaşın.

4. Enginar

Enginar, içerdiği vitaminlerle sodyum miktarını azaltarak kan basıncını dengeler. 

Enginarı biraz zeytin yağı ve limon suyuyla tüketebilirsiniz. Bu şekilde karaciğeri temizler; içerdiği asitler, vitaminler ve enzimler sayesinde böbrek sağlığını korur.

5. Kişniş

Kişniş, salatalarınıza ya da çorbalarınıza ekleyerek yararlarından faydalanabileceğiniz çok güçlü doğal bir idrar söktürücüdür.

Yoğun ve orijinal aroması, özellikle bazı yemeklerle çok güzel gider aynı zamanda tuz yerine de kullanabilirsiniz. 

Buna ek olarak, kan basıncını düşürmeye yardımcı olur, yüksek tansiyonun en belirgin etkileri olan baş ağrısı ya da migreni azaltır. 

6. Sarımsak

Mutfağınızsa sarımsak tuzu bulunduruyor musunuz? Cevabınız hayırsa, hipertansiyona en etkili bu doğal ilacı mutfağınızda kesinlikle bulundurmalısınız. Ayrıca, sofra tuzu yerine de kullanabilirsiniz.

Sarımsak, herkesin mutfağında bulunması gereken tıbbi özellikleri olan bir yiyecektir. Antibiyotik olarak görev yapar, hipertanisyonu düşürür ve kalp ve böbrek sağlığını koruyan alisin enzimi içerir. 

7. Turp

Turbun keskin aroması, tazeleyici tadı ve en az sarımsak kadar tıbbi özellikleri vardır. 

Turp, Hint mutfağında oldukça sık rastalan bir sebzedir. Hipertansiyona iyi gelir.

Turbun harika yararları içerdiği etil asetoastat enziminden gelir. Doğal bir şekilde tüketildiği takdirde bu enzimin yararlarından faydalanabilirsiniz.

Bu sebzeyi “çiğnemek” için harcanan çaba ve keskin aromasını kesinlikle bunlara değer. Sağlığınız üzerindeki yararlarını unutmayın!

Sonuç olarak yukarıda belirttiğimiz gibi, önemli olan sodyumdan kaçınmak değil, tüketimine dikkat etmek ve her zaman daha taze ve daha doğal yiyecekleri tercih etmektir. Başka bir deyişle, ihtiyacınız olan dengenin büyük bir bölümünü sağlayan yiyecekleri tüketmeye özen gösterin.

Kendinize biraz daha iyi bakmaya başlayacak mısınız?