1.İdrarda kan görülmesi

Böbrek Kanseri Birliği’nin araştırmalarına göre böbrek kanseri olan hastaların yarısının idrarlarında kan bulunmaktadır. Fakat idrarda kan bulunması doğrudan böbrek kanseri olduğunuzu göstermez. İdrar yolunda görülen başka hastalıkların habercisi de olabilir.

2.Bel ağrısı

Bel ağrısı böbrek kanserinde görülebilen fakat son safhalara kadar ortaya çıkmayan bir belirtidir. Bu ağrılar genellikle bıçak saplanması gibi bir etki bırakır ve bazı durumlarda yan taraflarınızda da ağrı hissedebilirsiniz.

3.Karın bölgesinde ufak yumru oluşması

Karın bölgesinin yan tarafında ya da arkasında ufak bir yumru oluşması böbrek kanserine sahip kişilerin %45’inde görülmektedir.

4.Kansızlık ve yorgunluk

Böbrek kanseri olan kişilerin %21’inde kansızlık ve kırmızı kan hücre sayısının azaldığı görülmüştür. Ayrıca kanser ile birlikte ortaya çıkan yorgunluk hissi diğer hastalıklarda olandan daha farklı ve ağırdır. Hastaların yorumlarına göre kanser sırasında ortaya çıkan yorgunluk hareket edilmesini bile zorlaştırmaktadır.

5.Aşırı kilo kaybı

Böbrek kanseri olan kişilerin %28’inde kilo kaybı yaşandığı bildirilmiştir. Bu belirti kanser hücreleri diğer organlara sıçradığı dönemde görülmektedir.

1.Aşırı Kilo, Boy

Böbrek kanseri vakalarının dörtte biri aşırı kilodan kaynaklanıyor. Vücut kitle indeksi 30 veya üzeri olan kişiler aşırı kiloludur. Vücut kitle endeksi, vücut ağırlığınızın boy uzunluğunuzun karesine bölünmesi ile elde edilir. Fazla kilonun neden olduğu hormon değişiklikleri (özellikle kadınlarda) böyle bir sonuca götürmektedir.

Sebebi net olmamakla birlikte, kilolu olmadığı halde boyu uzun olan erkeklerin de böbrek kanserine daha sık yakalandığı tespit edilmiştir.

2.Sigara

Sigara tiryakilerinde böbrek kanseri görülme riski %50 daha fazladır. Bu oran günde bir paketten daha çok sigara içen kişilerde katlanır.

3.Böbrek Hastalıkları

Böbrek yetmezliği yüzünden haftada iki kez diyalize giren hastalarda böbrek kistleri oluşabilmektedir. Bu kistlerin böbrek kanserine evirilmesi olasıdır. Böbrek kanserine neden olan etkenin diyalize girmek değil diyaliz gerektiren böbrek hastalıklarının olduğu tahmin ediliyor.

4.Kalıtsal Faktörler

Anne ve babadan gelen bazı hatalı vücut kodları böbrek kanseri ile sonuçlanabilir. Bu nedenle böbrek kanserine yakalanan çoğu hastada her iki böbrek birden etkilenir. Her böbrekte birden fazla tümör görülebilir. Kalıtsal olmayan nedenlerle beliren kanserlere oranla daha genç yaşlarda ortaya çıkar.

Böbrek kanseri riskini artıran bazı kalıtsal sorunlar:

• Von Hippel-Lindau Sendromu
• Tüberöz skleröz
• Birt-Hogg-Dube Sendromu

5.Yüksek Tansiyon

Yüksek tansiyon yüzünden böbrek kılcal damarlarında basınç artışı olur. Bu etki damarlarda fonksiyon kaybına neden olarak böbrek dokularında hasara yol açar. Uzun süreli yüksek tansiyon böbrek hücrelerinde kalıcı anormalliklerin doğmasına ve böbrek kanserine neden olabilir.

6.Diğer Nedenler

• İnsülin destekleri alan şeker hastalarında böbrek kanseri riski daha fazladır. Bu etkiye metformin ve pioglitazone ilaçları kullanan şeker hastalarında rastlanmamıştır.
• Rahmi alınmış kadınlarda böbrek kanserine daha sık rastlanır.
• İdrar söktürücü ve ibuprofen gibi bazı steroid içermeyen iltihap önleyici-ağrı kesici ilaçlar nadiren böbrek kanserine neden olmaktadır. Çok fazla kullanılmadığı sürece böbrek kanserine yol açmaları ihtimali yok denecek kadar azdır.

Böbrek kanseri öldürür mü? Böbrek kanseri ölümcül müdür? Böbrek kanseri yaşam süresi nedir? Böbrek kanserinde yaşama şansı nedir?Genel itibariyle böbrek kanseri 4 evreye ayrılır:

1.Evre

Tümör böbreklerin birinde büyümeye başlamış ancak henüz boyutu küçük durumdadır, diğer doku ve lenf bezlerine sıçramamıştır. Ölüm riskinin en düşük olduğu evredir.Birinci evre teşhis edilen böbrek kanserinde 5 yıl hayatta kalma oranı %81’dir.

2.Evre

Bu evrede tümör hala tek böbrekte görülüp boyu 7 santimetreden fazla olacak şekilde büyümüştür. Yakındaki lenf bezleri ve dokulara sıçramamıştır. Birinci evrede olduğu gibi ameliyat ile tümör alınıp terapiye ihtiyaç duyulmadan iyileşme sağlanabilir.İkinci evre böbrek kanserinde 5 yıl hayatta kalma oranı %74’tür.

3.Evre

Bu evrede tümör yakındaki ana damarlardan birine ve dokulara yayılmış, yahut lenf bezlerine sıçramış ama daha ileri gitmemiştir. Daha ciddi bir tedavi süreci gerektirmektedir.Üçüncü evre böbrek kanserinde 5 yıl hayatta kalma oranı %53’tür.

4.Evre

Bu evrede tümör böbrekten iyice yayılıp diğer dokulara, lenf bezlerine ya da organlara sıçramıştır. Böbrek kanserinin en ölümcül evresidir.Dördüncü evre böbrek kanserinde 5 yıl hayatta kalma oranı %8’dir.

Tedavi seçimi kanserin büyüklüğüne, yayılma hızına, kişinin yaşına ve genel sağlık durumuna göre değişkenlik gösterir.

1.Nefrektomi

Nefrektomi böbreklerin tamamının veya bir kısmının alınması ameliyatıdır.

• Böbrek kanserinin (tümör) çapı 4cm’den küçükse böbreğin sadece tümörlü kısmı çıkarılabilir. Bu işlemin uygulanabilmesi için böbreğin geri kalanının tamamen sağlıklı olduğundan emin olunmalıdır.
• Tümör daha büyükse böbreğin tamamen alınması gerekir. Kanser böbrek dışına taşmış bile olsa bu yöntemin faydası görülür. Ağrının yok olması nefrektomiyi cerrahi olmayan müdahalelerden bir adım öne taşır.
• Tek böbrek yaşamın devam etmesi için yeterlidir.

2.Embolizasyon

Çeşitli nedenlerle nefrektomi olamayan böbrek kanseri hastalarında embolizasyon (tıkama) yöntemi kullanılabilir. Embolizasyon ameliyatında operatör kateter adı verilen küçük tüpü kasıktan sokarak böbrek kan damarlarına ilerletir. Tüpten şırınga edilen özel bir madde ile böbreğe kan gitmesi engellenir. Bu tıkama sayesinde kanserli dokular gıdasız ve oksijensiz kalarak küçülür.

3.Radyoterapi

Bu tedavide böbreğe bölgesel olarak X Ray ışınları gönderilerek kanserli hücre ve dokular öldürülür. Radyoterapi genellikle böbrek kanserini tamamen yok edemez ancak yavaşlatır. Ciddi yan etkileri vardır. Diğer kanser türlerinde etkili sonuçlar veren kemoterapi tedavisi ise ne yazık ki böbrek kanserinde etkisiz kalmaktadır.

4.Kriyoterapi

Genel sağlık durumu cerrahi müdahaleleri kaldıramayacak kişilerde veya böbrek kanseri tümörü ameliyat gerektirmeyecek kadar küçük olan kişilerde kriyoterapi yöntemi kullanılabilir. Bu tedavide böbreğe doğru açılan küçük delikler veya iğneler yardımı ile kanserli doku ve hücreler dondurularak yakılır.
Bu tedavide yan etki olarak idrar yollarında hasar görülebilir.

5.Sunitinib İlacı

Bu madde böbrek kanseri tedavisinde en yaygın kullanılan ilaçtır. Bir tür tirozin kinaz inhibitörüdür. Tirozin kinaz, kanserli hücrelerin gelişmesine neden olan bir tür proteindir. Sunitinib ilacı sayesinde bu protein bloke edilerek kanserin ilerlemesi durdurulur.
Böbrek kanseri için benzer şekilde pazopanib, axitinib, sorafenib,temsirolimus, everolimus ilaçları ve immunoterapi ilaçları kullanılabilir.

Böbrek kanserinin kemiklere sıçraması ve kemiklerden üzerinden daha hızlı şekilde yayılması durumuna böbrek kanseri kemik metastazı adı verilir. Kanserin daha hızlı bir şekilde yayılması önüne geçilemeyeceği anlamına gelmemektedir. Böbrek kanserinin karışıklığı olarak da bilinen bu durumun yaşam süresini nasıl etkilediği tam olarak araştırılamamıştır. Bu nedenle yaşam süresi bilinmemektedir.

Böbrek kanserinin akciğerlere sıçraması IV. Aşamada meydana gelmektedir. Akciğerlerin böbreklerimize yakın olması kanserin sıçramasını kolaylaştırmaktadır. Kanser hücrelerinin tedavi edilmedikleri zaman yayılma durumları her vakada görülmektedir.

Bir tutam dere otuna bir tam limon sıkın. Bu şekilde dere otunu iyi ezin böylece içerisinde işinize yaracak olan an atol ortaya çıkacaktır. Bunu sabah öğle ve akşam tüketin.

İbrahim Saraçoğlu

Profesör Doktor

1.D3 vitamini takviyesi

D3 vitamini takviyesinin bağışıklık sistemini güçlendirdiği yapılan laboratuvar testleri ile kanıtlanmıştır. Bağışıklık sisteminin güçlenmesi ve kanser hücrelerinin gelişimini engellemesi amacıyla D3 vitamini alınması kritik öneme sahiptir.

Yapılan bazı araştırmalara göre D3 vitaminin K vitamini ile birlikte alınması etkileri arttırmaktadır. Bu nedenle uzmanlar iki vitaminin birlikte alınmasını tavsiye etmektedir.

D3 vitaminini süt ürünlerinden, somon balığından, balık yağından, yumurta ve mantardan elde edebilirsiniz. Aşırı D3 vitamini tüketilmesi sorunu çok nadir görülmektedir.
D3 vitaminin aşırı doza ulaşması için bir günde 5000IU dan fazla alınması gerekir.
Not: 1 mikrogram = 40 IU

2.Geven Bitkisi

Geven bitkisi böbrek kanseri tedavisinde işe yaradığı bilinen en etkili bitkilerdendir. Bu bitki böbreği iyileştirmesi ile bilinir. Bu bitkinin kanser tedavilerinde, özellikle böbrek kanserinde, binlerce yıldır kullanıldığı bilinmektedir. Bu bitkiyi tablet şeklinde bulunabilmektedir. Tablet şeklinde kullanımında günde 2-3 tablet (500 mg) tüketilmesi yeterli olacaktır. Çayını içmek isterseniz 3-6 gram geven otunu 340 mg suya ilave edip kaynatarak içebilirsiniz. Bu çayı günde 3 defa içmeniz gerekmektedir.