Sadece “artrit” kelimesinden bahsetmek, zihnimizde tekerlekli sandalyede oturan yaşlı bir kadın görüntüsünü canlandırmamıza sebep olmaktadır.

Ancak bu bozukluk gerçekten yalnızca yaşlıları mı etkiliyor? Ve sadece kadınları mı etkiliyor? Ayrıca, bu durumu önleyemediğimiz doğru mudur? Bunlar genelde aklımızda olan sorulardır.

Artrit hakkında konuşmak günlük bir sohbet konusu değildir. Yine de, artrit hakkında bilmediğiniz şeyleri öğrenmek önemlidir, böylelikle bu durumun oluşmasını önlemek için günlük faaliyetlerinizde gerekli önlemleri alabilirsiniz.

1. Artrit her yaştan insanı etkiler

Popüler inancın aksine, artrit sadece yaşlıları etkilemez. Aslında, her yaştan insanda olabilir. Örneğin, hem çocuklarda hem de yaşlılarda görülebiliyor. Bu nedenle bu hastalığın gelişmesini önlemek için gerekli önlemlerin alınması çok önemlidir.

Alabileceğiniz ilk tedbir, artrit belirtilerini fark ettiğiniz anda hemen doktora gitmektir. Genel belirtilerde ateş, baş ağrısı veya halsizlik görülür. Genel olarak, etkilenecek ilk bölgeler dizler ve parmaklardır.

Bu durumdan bahsetmeyi gerektiren belli bir yaş aralığı yoktur. Örneğin romatoid artrit, genel olarak ergenlik döneminin sonlarına doğru ve daha sonra yetişkinlikte 35 yaşına kadar ortaya çıkar.

Artritin oluşmasına neyin sebep olduğu pek net değildir. Bununla birlikte, bazı çalışmalar C vitamini eksikliğinin bu durumda suçlu olduğuna işaret ediyor.

2. Tedavi edebilirsiniz

Birçok kişi, bu durumu tedavi eden herhangi bir yöntem olmadığını düşünüyor ancak bu doğru değildir!

Fizyoterapi, doğru egzersizler ve ağrı tedavileri ile bir artrit hastası aktif, hareketli kalabilir ve bu durumun neden olduğu fiziksel rahatsızlığı azaltabilir.

Hastalığın erken evrelerinde teşhis edilmesi durumunda artrit hastasının tamamen iyileşebileceği durumlar da vardır.

Bununla birlikte, başka vakalar için tam bir tedavi mevcut değildir. Durumun ileri evrelerinde, eklemler ve bunları örten tendonlar bozulmaktadır.

İyi haber şu ki, daha az ağrılı bir yaşam sürebilirsiniz ve doktorunuzun verdiği sürekli tedavinin yardımıyla muhtemelen daha fazla etkinliğe katılabilirsiniz.

3. Neden artritten muzdarip kişiler kemiklerinde ağrı yaşar?

Gerçek şudur ki, hastaların yaşadıkları ağrı kemiklerinde değil aslında eklemlerindedir. İki kemik arasında bulunan bu eklem çok fazla ağrıya neden olur, bu yüzden artrit hastaları ağrının kemiklerinde olduğunu sanırlar.

Eğer ağrı kemiklerde olsaydı, hastalar o zaman başka bir durumdan muzdarip olurlardı: osteoporoz. Dahası, bu bozukluktan muzdarip olanların hava durumunu öngörebildikleri, ancak bunun bilimsel olarak kanıtlanmadığı söyleniyor.

Aslında, gerçeği ortaya çıkarabilmek için çeşitli çalışmalar yapılmaktadır, ancak bunların hepsinin yanlış olduğunu kanıtlanmıştır.

4. Kadınlar artritin tek mağduru değillerdir

Bu durum hakkında yanlış bildiğimiz bir diğer husus da şudur; aslında bu hastalık her iki cinsiyeti de etkilemektir. Yine de, vakaların çoğunda, kadınlar bu bozukluğa erkeklerden daha yatkındırlar.

Artrit gelişme riskini önlemek veya azaltmak için, cinsiyetiniz ne olursa olsun sağlıklı ve dengeli bir yaşam tarzı benimsemek çok önemlidir.

5. Bu durumdan sadece obezler etkilenmez

Hareketsiz bir yaşam tarzı insan sağlığı için çok zararlıdır, çünkü kardiyovasküler hastalıklar, kanser ve obezite gibi birçok hastalığa sebebiyet verebilir.

Son durumla alakalı olarak, obezitenin artrite sebep olan nedenler arasında bir faktör olabileceği söyleniyor. Eklem bozulması aşırı kilo sebebiyle olabildiği için bu sebep anlaşılabilirdir. Fakat bu, sağlıklı kilodaki bir insanın bu hastalıktan etkilenmeyeceği anlamına gelmemektedir. Bu gruptaki kişiler şu sebeplerden artrite maruz kalabilirler:

• Bakteri varlığı
• Geçmişte olan tedavi edilmemiş yaralanmalar
• Kötü bakılan veya zayıf tedavi uygulanan kırıklar veya lezyonlar
• Eklemi aşındıran sporlar yapmak, özellikle de kötü besleniyorsanız
• Güneş ışığından az faydalanmak
• Sağlıklı ve dengeli beslenme eksikliği

Size artrit hakkında bilmediğiniz şeyleri anlattığımıza göre, artık bu durumdan uzak durabilmek için gerekli önlemleri alabilirsiniz. En iyi korunma şeklinin de sağlıklı bir hayat sürmek olduğunu sakın unutmayın.